Tarih boyunca; egemenlik ile bağımsızlığını, millî birlik ve beraberliğini her şeyin üstünde tutan, bu uğurda ödediği bedellerle destanlar yazan aziz milletimizin diriliş çağrısı olan Çanakkale Zaferi'nin 106. yılına erişmenin haklı gururunu yaşıyoruz.

Çanakkale Zaferi, dünya tarihinde dönüm noktası olan siyasi ve askeri olayların yaşandığı bir dönemde, Kurtuluş Savaşı'mızın meşalesinin yakıldığı müstesna bir zaferdir. Binlerce yıllık devlet geleneğine sahip bir millet, kendisine pranga vurmaya çalışanlara tarihin gördüğü en ağır karşılığı vermiştir. Medeniyet nurunun, önce insanlık onurunda tecelli etmesinin önemine vakıf bir ulusun, emperyalizme attığı ilk tokattır.

Vatan evlatlarının zerrece tereddüt etmeden bir düğüne gider gibi ebediyetin göğüne aktıkları bu savaş, Türk milletinin ruh kudreti ile zafere ulaşmıştır.  Ordumuzun Çanakkale'de vermiş olduğu bu büyük mücadele; sadece dünya tarihi üzerinde oluşturduğu etkiyle değil, Türk askerinin doğasında bulunan insani değerlerin, savaş alanında tezahürü ile de dünya savaş tarihinde örneği bulunmayan yegâne olaydır.

Anadolu'nun bu müstesna toprağını işgale yeltenenler her türlü teknoloji, silah ve insan gücüne rağmen başarısız olmuştur. Çanakkale'deki inanç, yirminci yüzyılın teknolojisine galip gelmiştir. Tek mayın gemisi Nusrat, 26 mayınla ölümüne mücadele ederken iki yüz elli kiloluk top mermisini, ülkesini, onurunu, namusunu sırtlar gibi kaldırıp topun ağzına süren Seyit Onbaşı ve "Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum!" diyen Mustafa Kemal Atatürk ile tarihe 'Çanakkale Geçilmez!' dedirtmiş bir büyük destandır.

Çanakkale'de abideleşen bu ruh kudreti, mazisi zaferlerle dolu milletimizin eseridir. Baştan başa ayağa kalkan Anadolu, ete kemiğe bürünüp Seyit Onbaşı, Yahya Çavuş, Kınalı Ali'dir artık. Toprağın bağrından kopan fidanlar gibi siperlerinden çıkan yiğitlerin arş-ı âlâya ulaştığı yerdir.

Bu milletin evlatları şunu çok iyi bilsinler ki zulüm ve hainlik nereden gelirse gelsin sonuç değişmeyecek; kutsal vatan toprağından bir karış dahi taviz verilmeyecektir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi "Türk çocuğu, ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır." Çanakkale'de kıyama kalkan neslin aziz ve kutlu hatırası, sonsuza kadar bu topraklarda muhafaza edilecektir. Evlatlarımız, ecdadından aldığı bu emaneti baş tacı edecek, atiye gururla taşıyacaktır.

Bu duygularla, şanlı tarihimizin ebedi kahramanları, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları olmak üzere, Türk ordusunun kahraman askerlerini, aziz milletimiz ve vatanı uğruna hayatlarını feda eden tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyor, ruhlarınız şad olsun diyorum. 

                                                                                                                                                                                                                              Rıfat ORHAN

                                                                                                                                                                                                                  İlçe Milli Eğitim Müdürü